Sanat Nedir ?

Sanat tarihi nedir sorusunun cevabını vermek için öncelikle sanat nedir ve tarih nedir sorularını yanıtlamamız gerekir. Öncelikle Sanat nedir? Bu soruya pek çok düşünür bir cevap aramıştır.

Bu yazı sanat ve sanat tarihi biliminin en başından bugüne dek gelişini ve gelişimini açıklamaktadır. Sadece sanat tarihi nedir sorusunun cevabını arıyorsanız direkt aşağıdaki ilgili başlığa geçebilirsiniz fakat özellikle üniversitelerin sanat tarihi bölümünde eğitim almak isteyenlerin bu yazının tamamını okumasını tavsiye ederim.

Bunlardan biri Clive Bell’dir. ”Sanat eseri tamamen estetik beğeni oluşturan, çizgi, şekil ve renk unsurlarının ilişkileridir” demiştir. Collingwood’a göre ise ”Sanat duyguların dışavurumudur.” Ancak bu duygu sanat eseri oluştuğunda anlaşılır.

Bir diğer önemli görüş ise Neo-Wittgenstein’cı Görüştür. Buna göre ; ”Sanat açık bir kavram değildir ve tanımlanamaz. Sadece üzerine yapılan akıl yürütme ve düşünmeler ile sanat eseri olup olmadığını anlayabiliriz.”

Aristoteles’e göre sanat ”Doğru bir akıl yürütmeye dayanan ve insanın bir yaratış ortaya koymasını sağlayabilen yetenektir”

Ancak tek bir ”Kuramsal Görüş” vardır. Bu da George Dickie’ın ”Sanat eseri bilinçli olarak insan eliyle yapılmış, belirli bir sosyal kurum olan Sanat Dünyası adına hareket eden, kişi ya da kişiler tarafından, bazı özellikleri hakkında fikir birliğine varılmış, özgün nitelikler taşıyan, beğeni kazanmaya aday objedir” görüşüdür.

Evet oldukça uzun ve karmaşık bir cümle. Ancak bu cümleyi daha rahat anlamak için cümleyi inceleyip bir kaç kelimenin altını çizebiliriz. Öncelikli kelime ”İnsan”. Dickie bir sanat eserinin ”insan elinden çıkması” gerektiğini söylüyor. Buna olmazsa olmazı da diyebiliriz. Burada diğer önemli bir kelime ise ”Sanat Dünyası”.

Sanat ve Sanatçı

Bu dünya içindekiler ; sanatçılar, sanat eleştirmenleri ve sanat severler olarak açıklanabilir. Yani tüm bunların ”İnsan elinden çıkma” bir eser hakkında fikir birliğine sahip olması gerekiyor. Altı çizilebilecek diğer bir önemli kelime ise ”Özgün”. Her sanatçının kendi üslubu olması izleyicinin de aradığı ve sevdiği bir şeydir.

Aynı gruptan olan sanatçılar, aynı konudan ve aynı teknik ile resimler üretseler bile kendi tarzlarını katmaları ve diğerlerinden farklı olmaları gerekmektedir. Son olarak dikkat edilmesi gereken kelime ise ”aday”. Dickie son cümlede bize şöyle diyor; ”Beğeni kazanmaya aday obje”.

Yani bir sanat eseri ortaya çıktığında herkes tarafından beğenilmesi gereken bir şey olarak oluşmuyor. Ama beğeni kazanma potansiyeli olan bir şey olarak ortaya çıkıyor. Her sanat eserinin her kesime ve beğeniye hitap etmeyeceği vurgulanıyor.

Sanatın pek çok türü de bulunmaktadır. Onları da bir hatırlayacak olursak ; resim, müzik, heykel, mimari, edebiyat, tiyatro, bale, opera, dans, fotoğraf, grafik, dramatik ve ritmik sanatlar…

Sanat hakkında ilginç bir diğer sözü ise ”Sanatın Öyküsü” kitabının ilk cümlesinde E.H Gombrich söylüyor ; ” Sanat adı verilen bir şey yoktur, yalnızca sanatçılar vardır.”

Tarih Nedir ?

Şimdi gelelim Tarih konusuna. İnsan topluluklarının geçmişteki yaşayış tarzlarını, kültür ve uygarlıklarını, sosyal ve ekonomik yapılarını neden-sonuç ilişkisi içinde yer ve zaman göstererek inceleyen, elde ettiği bulguları, belgelere dayanarak tarafsız bir şekilde açıklayan sosyal bilim dalına ”Tarih” denir. Tarihi bilgi ise geçmişte yaşanmış olaylara ilişkin bilgilerin, tarihe ilişkin güncel düşünce çevresinde yorumlanmasıyla oluşur.

Tarih kelimesi batı dillerinde Grekçe ”historia” sözcüğünden gelmektedir. İonya lehçesinde ”bildirme, haber alma yolu ile bilgi edinme” anlamlarında da kullanılmıştır. Ayrıca Attika Lehçesinde ”görerek ya da tanık olarak bilme” anlamına da gelmektedir. Carlo Argan ise tarih ve sanat konularına ilişkin şunu söylemiştir ; ” Uygarlıkların veya bir çağ tarihinin, sanatının tarihini de incelemeden bir bütün şeklinde yazmak olanaksızdır.”

Sanat Tarihi Nedir?

Görsel sanatların tarihsel evrimini inceleyen bilim dalıdır Sanat Tarihi. Her bilim gibi bazı amaçları vardır. Nedir bunlar ?

  • Bir sanat yapıtının kökenini tespit etmek (yapıtı hangi kültürün, hangi meslek grubunun veya kimin yaptığını belirlemek)
  • Bir sanat yapıtının bir kültürün gelişim çizgisi ya da sanatçının meslek yaşamı içinde hangi aşamada gerçekleştiğini belirlemek.
  • Sanat geleneklerini üslupsal ve biçimsel gelişimleri bakımından tarihsel perspektif içinde değerlendirmek.

Ayrıca Sanat Tarihi görsel sanatlarda dinsel simge-sembol, tema ve konuların çözümlenmesiyle uğraşan ”İkonografi” alanını da kapsar.

Yani Sanat Tarihi konusuna hakim olabilmek için sanat ve tarih konularına da ayrı ayrı hakim olmak ve yorumlayabilmek gerekmektedir.

İnsanlık tarihinin ilk zamanlarından başlayarak günümüze kadar her yerde karşımıza çıkan sanat, insanın kendini anlatma yöntemlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Sanat Tarihçiler mağara resimlerinden başlayarak günümüze kadar gelen her sanat eserini inceler ve birbirleriyle olan ilişkilerini, bağlantılarını ve etkilerini yorumlar.

Sanat Tarihçi, sanatın ; bir duygunun, tasarının ve güzelliğin anlatımı için kullanılan yöntem olduğunu bilmelidir. Bununla birlikte ilk sanat eserlerinden yola çıkarak tarihsel süreç içerisindeki gelişimleri de takip eder. Bunu yaparken zamanın şartlarını ve yaşayışlarını da göz önüne almak zorundadır. İncelediği her şeyi ve sanatta yaşanan sürekli değişimleri sınıflandırarak bir sistem oluşturur.

Kültür ve Sanat Tarihi

Bir sanat tarihçi sürekli okumalı ve bilgilerini taze tutmalıdır ayrıca içgüdüsel yargılarda bulunabilmeli ve duyarlı şekilde eleştiri yapabilme kabiliyetine sahip olmalıdır.

Kültür hepimizin bildiği gibi ”bir toplumun sahip olduğu maddi ve manevi birikimlerinin tümü” olarak tanımlanır. Yani toplumun ; uygarlık anlayışı, eğitimi, üretimi, dili ve sanatı hep birlikte kültürü oluşturur. Bu nedenle kültür, Sanat Tarihine buluntuların sınıflandırılmasında oldukça yardımcı olan bir unsurdur.

Kültür ve sanat birbirinden ayrı düşünülemez. Bazen sanat anlayışı kültürleri bazen de kültürler sanat anlayışını etkilemiştir. Hatta bazı toplumlarda sanat o toplumun kültürünü oluşturan önemli bir unsurdur.

Ayrıca Sanat ve Toplum yine birbirine çok büyük etki eden iki unsurdur. Sanat, içinde geliştiği ve şekillendiği toplumun aynası olarak kabul edilir. Toplumun düşünceleri, kuralları, beğenileri sanatı da ciddi şekilde etkiler. Çünkü o sanatı ortaya koyan sanatçı da toplumun bir parçasıdır.

Guernica, Pablo Picasso, 1937

Sanat Tarihi incelenmesi zor bir bilim dalıdır. Beşeri özelliğinden dolayı da incelenmesi imkansız olmasa da oldukça zordur. Bu sebeple çoğu bilim dalından yardım alır. Bu bilim dalları ; Tarih, Coğrafya, Arkeoloji, Antropoloji, Arkeometri, Epigrafi, Numizmatik, Kronoloji ve Etnografya olarak sayılabilir.

Bütün bu bilim dallarından da faydalanan Sanat Tarihi geçmişi aydınlatmanın yanı sıra sanatı incelemesi özelliğiyle eskiden yaşayan insanların duygularına da tercüman olur. Binlerce yıl yaşanan acılar, aşklar, savaşlar ve kutlamalar da Sanat Tarihinin incelemesi altındadır.

Sanat Tarihi sayesinde geçmişteki insanların yaşayışlarından ve kültürlerinden haberdar oluyoruz. Sanat Tarihinin bir diğer önemli görevi ise elde edilen tüm bu kültürel mirası koruyarak sonraki nesillere aktarmaktır. Gördüğünüz her eser ; camiler, kiliseler, antik Kentler, resimler, medreseler, tiyatrolar, kervansaraylar, liman ve hanlar, el sanatları, heykeller ve yazmalar geçmiş yaşantılara ait miraslar bırakmaktadır.

Başlıklar adı altında Sanat Tarihi Biliminin Gelişim Süreci

Avrupa’da 18. yüzyılda şekillenmeye başlayan sanat tarihi biliminin gelişim süreci ‘Antik Çağ’ ile birlikte başlatılır.

Antik Yunan ve Roma Dönemleri

  • Antik Çağ’da değerli bazı takı ve kült eşyalarının tapınak ve hazine odalarında toplanıp korunması
  • Biyografiler ve zanaat tekniklerini anlatan kitapların yazılması
  • Sanatın kuramsal yapısı ve eleştirisine yönelik sorgulamalar
  • Platon ve Aristo gibi düşünürlerin güzele ve sanata dair düşüncelerini yayınlaması
  • Roma döneminde Pasiteles’in Mirabilia adlı yapıtı
  • Vitriviüs’ün ‘Mimarlık Üzerine On Kitap’ adlı eseri yayınlaması

Bahsi geçen önemli gelişmelere karşın Antik Çağ yazarları sanat tarihinin kurucusu, dolayısıyla Antik dönem sanat tarihi biliminin başlangıcı olarak kabul edilmez. Çünkü antik çağda sanat felsefe temelinde, doğa felsefesi, etik ve tragedya sorunları ile birlikte ele alınan bir olgudur.

Roma döneminde ise dönemin sanatı konu edinen eserlerinde sanat tarihi kavramından çok o gün için geçerli olan sanat idealini anlatma eğilimi söz konusudur.

Ortaçağ Dönemi

  • Hristiyanlık Öyküleri
  • Azizler, Martyrler, ve Din büyüklerinin ikonografik dünyalarını konu edinen çalışmalar
  • Litürijik eşyaların müzelerde toplanması
  • Aquinolu Tommaso‘nun ” İlahiyat Toplu Yapıtı ” adlı eseri yayınlaması

Rönesans Dönemi

  • Özgür ve Bağımsız Sanatçılar
  • Sanat Koruyucusu Seçkin Aileler
  • Sanat Eseri Toplayıcılığı ve Korunması
  • Alberti’nin ” Deriptio Urbis Roma ” ve ” De Pittura ” adlı eserlerini yayınlaması
  • Giorgio Vasari‘nin Ünlü İtalyan Mimar, Ressam ve Heykelcilerin Yaşam Öyküleri adlı kitabını yayınlaması
  • İlk Güzel Sanatlar Akademisi : Academia della arti del Disegno (1563)
  • Fransız Akademisinin Kurulması (1635)
  • Paris Kraliyet Resim ve Heykel Akademisinin Kurulması (1648)
  • Avusturya Wiener Kunst Akademisinin Kurulması (1692)
  • Almanya Berlin Akademisinin Kurulması (1696)

18. Yüzyıl

  • Politika, Endüstri ve Kültür Alanında Köklü Değişmeler
  • 1738 ve 1763 Yıllarında Pompei ve Herculaneum’da Kazılara Başlanması
  • Arkeoloji Biliminin Doğuşu
  • İlk Sanat Tarihi Kitabı : Winckelman ( Antik Çağ Sanatı Tarihi )

19. ve 20. Yüzyıl

  • 1844 Yılında Berlin Üniversitesi’nde İlk Sanat Kürsüsü Kurulur
  • 19. Yüzyıl Sanat Tarihi Yazımı Deneycilik ve İdealizm Merkezinde Şekillenir
  • Hegel’in ‘ Estetik Dersleri ‘ Adlı Eserini Yayınlaması
  • Heinrich Wöfflin’in Klasik Sanat ve Sanat Tarihinin Temel Kavramları Adlı Eserini Yayınlaması
  • Erwin Panofsky’nin İkonoloji ve İkonografik İncelemeler Adlı Eserini Yayınlaması
  • Arnold Hauser ve Herbert Read Temsilinde Sanat ve Toplumbilim İlişkisine Dair Sorgulamalar
  • E.H Gombrich‘ in ” Sanatın Öyküsü ” Adlı Eserinin Yayınlanması ( 1976 )

Türkiye’de Sanat Tarihi Bilimi

  • Cafer Çelebi’nin ‘ Risale-i Mimariye ‘ adlı eseri
  • Mühendishane-i Berri Humayun (1795) ve Mekteb Harbiye (1834) gibi okullarda mimari ve resim derslerinin verilmesi
  • 19. Yüzyılda Aya İrini Kilisesi ( Müze-i Hümayun )’ nin müzeye dönüştürülmesi ve Arkeoloji müzesinin kurulması
  • Osman Hamdi Bey tarafından 1882 yılında Sanayi-i Nefise Mektebinin kurulması

Türkiye ‘de Sanat Tarihi 20. Yüzyılın ortalarından itibaren bir bilim dalı olarak karşımıza çıkar. Fakat söz konusu süreç birden bire oluşan ve gelişen bir süreç değildir.

Daha önceki bölümlerde bahsettiğimiz gibi Antik Dönem ve Rönesans Dönemi’nde karşımıza çıkan sanat koruyuculuğu ve sanat eserlerini saklama anlayışını osmanlı imparatorluğunun farklı dönemlerinde de görmek mümkündür.

Yeni yazılarda buluşabilmek üzere.