Feminen bir algı oluşturan pembe, en başta sakinleştirici özelliğiyle ön plana çıkar. Duygusallığın ve saflığın simgesidir. Değişmeyen ve koşulsuz / şartsız sevginin ve aşkın rengidir. Kırmızı ve beyaz ile oluşan pembe hem kırmızı kadar canlı hem de beyaz kadar hassas bir özellik barındırır. İkili ilişkilerde pembe renk taraflar arası güven bağını güçlendirir ve bu ilişkinin sürdürülebilir olması için zemin hazırlar.

Gün ışığının aldığı bir ofiste pembenin uygun tonlarını kullanarak mekana ferahlık vermek mümkündür. Şık ve sofistike bir ortam için en ideal renktir demek yanlış olmaz. Enerjiyi yükseltmesi nedeniyle ve masumiyeti anımsatması açısından çocuk odalarında da tercih edilir.

Tekstil ürünlerinde yumuşaklık hissi vermesi sebebiyle özellikle bebek kıyafetlerinde pembe renk sıkça karşımıza çıkar. Diğer koratif ürünlerde ise kırılganlık hissi verir. Pembe renk aynı zamanda şıklık ve zarafeti simgeler.

Kısacası pembe renk, kadınsı bir dokunuşu simgelediği gibi zarafeti anımsatır ve iyi niyetliliği vurgular. Bu nedenle kişiler arası iletişimde olduğu kadar kurum içi ve kurum dışı iletişimde de pembenin uygun tonları kullanıldığında maksimum verimlilik mümkün olur.

Tek Renk Kullanımında Pembe

Fuşya: Canlılığı ön plana çıkaran renktir.  Potansiyel iş gücünün enerjisini daha da yükseltir. Eğer ki personelin yerinde sayması istenmiyor ve atak olması bekleniyor ise bu rengin yer aldığı objeler mutlaka o mekanda kullanılmalıdır. Feminen bir tondur. Kadınlığı çağrıştırır. Bu sebeple kadınların tercihini etkileyecek giyim, tekstil, dekoratif alanlarda daha da ilgi görür.

Karanfil Rengi: Zihni dinlendirir. Personelin gün içindeki iş stresin hafifletir. Bu rengin kullanıldığı mekan ve objeler sayesinde gerek personelin gerekse müşterinin daha sabırlı olduğu gözlemlenmiştir. Hem müşteri-personel iletişimi hem de ast-üst iletişimi sorunsuz bir şekilde gerçekleşir.

Koyu Pembeler: Bireylerde öz güveni arttırıcı bir etkisi  vardır. Markaların ise hedeflerine yönelip o yönde ilerlediği vurgusunu taşır. Ayrıca fantezi ve tutkunun rengidir.

Kiraz Çiçeği: Cildin parlaklığını ön plana çıkarır. Kozmetik ürün ambalajlarında parlaklık, canlılık gibi çağrışımları uyandırmak için genellikle pembenin bu tonu tercih edilir. Bebek tekstil ürünlerinde ise hassasiyet ve yumuşaklık hissi verdiği için tercih sebebidir.

Mercan: Kıyafet ve takılarda tercih edilirse bireylerin beğeni duygularını tatmin eder. Stresten uzaklaştırır. İç huzuru dengelemesinin yanında enerji kaynağıdır. Ofiste kullanılması mekanı geniş ve ferah gösterir. İş yerine küçük dokunuşlar ile şıklık katabilir.

Gül Rengi Pembeler: Dekoratif amaçlı ürünlere kırılganlık hissi verir. Ev, ofis ve dış mekanda kullanılması o mekana farklılık katar. Ayrıca mekana ekstra bir hoş görünüm ve ferahlık sunar. Zarafeti simgelemesi açısından kadınları hedeflemiş olan markaların kampanyalarında ve/veya ambalajlarında tercih edilir. Romantizmi çağrıştırır.

Çoklu Renk Kullanımında pembe

Renk birliktelikleri uyumlu olmadığı durumlarda bazı olumsuz etkileri görülür. Mesela karar alma sürecinde duyguların karışmasına sebep olur. Duygu değişimlerini tetikler. Bu da hedef kitlenin markanıza karşı ani karar değişikliğine neden olur. Tutundurma çalışmalarını negatif etkiler.  Pembe; doğru renk kombini ile kişinin özgüvenini yükseltirken uyumsuz renklerle bir araya geldiğinde tam tersi bir etki oluşturarak kişinin / kurumun çekingen ve pasif bir yapıya bürünmesine neden olur.

Pembe Logoya Sahip Markalar

Kullanıcıya / hedef kitleye “Zarafet”, “Masumiyet”, “Sürdürülebilirlik”, “Ferahlık”, “Samimiyet” mesajı veren Pembe, genellikle yiyecek firmaları ile iç giyim sektörü, hedef kitlesi kadınlar ve çocuklar olan firmalar kullanıyor olsa da aslında her sektörden markalar pembe rengi kurumsal kimliğinde veya kampanyasında kullanabilmektedir.

İşte logosunda pembe rengi kullanan markalardan bazıları;

  • Dunkin Donuts
  • Baskin Rabbins
  • Haier
  • Baby Mall
  • LG
  • Victoria Secret
  • Penti
  • T-Mobile
  • Vineyar Vines
  • Taco Bell
  • Barbie
  • Hello Kitty
  • Adobe Indesign

Dip Not :

Bilim adamların yapmış olduğu araştırmalara göre pembe diye bir renk sadece aklımızda var diyor. Bu konunun bilimsel açıklaması ise şöyle:

Daha önce Xerox, Kodak gibi firmalara danışmanlık yapmış olan Hawaii Üniversitesinden Profesör Jill Morton konu hakkında yaptığı şu açıklamayı yapıyor:

Kadınların favori renklerinden biri olan Pembe spektrumun iki zıt yanında bulunan, kırmızı ve morun bir birleşiminden oluşur. Kırmızı ve morun kaynaşmasının olması için gökkuşağı renklerini bükmesi gerekir; araştırmacılar bunun mümkün olmadığını söylüyor. Göz ve beynimizin oluşturduğu bir renk olan pembe bir nesneye baktığınızda gerçek anlamda pembe dalga boylarını göstermiyor olabilir. Bu şekilde görmemizi bilim adamları ışığın diğer dalga boyları pigmentler tarafından emilirken belli dalga boyları yansıtılıyor. Bu yüzden aktarıcı değil, yansıtıcı bir renk olan pembeyi görüyor olabiliriz. Bilimsel verilerin paylaşıldığı bir radyo programı olan Radiolab’da “pembe bir renk mi?” sorusunun cevabı “uydurulmuş bir renk” şeklinde cevaplanıyor.

  • “Elbette pembe rengi görebiliyor ve tanımlayabiliyoruz ancak pembe ışık spektrumunun bir parçası değil. O ekstra-spektral bir renk ve ortaya çıkması için başka renklerle karıştırılması gerekiyor. Teknik olarak gökkuşağı renklerinde pembeyi ortaya çıkaramayacağınız doğrudur. Ancak ışığın içinde diğer renkleri karıştırdığınızda pembeyi elde edersiniz. Bu görsel dünyayı nasıl yorumladığınızla ilgilidir.”