Türkçede”yenilik” anlamını ifade eden inovasyon Latinceden dilimize yerleşmiştir.

Var olan problemleri yeni fikirler ile birleştirerek, çözümlemek amaçlı yapılan çalışmalardır.

 OECD ile Eurostat’ın birlikte yayınladığı Oslo Klavuzuna göre ise

“İnovasyon, yeni veya önemli ölçüde değiştirilmiş ürün (ürün veya hizmet) veya sürecin; yeni bir pazarlama yönteminin veya iş uygulamalarında, iş yeri organizasyonunda veya dış ilişkilerde yeni bir organizasyonel yöntemin uygulanmasıdır.”

İnovatif kelimesinin dilimizde tam olarak karşılığı “yenilikçi” olarak geçmektedir. Daha genel anlamı ile inovasyon, yeni fikirler, farklı düşünceler yaratarak, uygulamaya geçmektir. Yeni fikirlerin amacı, meydana gelen problemleri çözüp yenilemek veya ihtiyaçlara yönelik yeni uygulamalar geliştirmektir.

Mevcut ürün veya hizmetlerin, kullanılabilir, insanların ihtiyacını çözecek kapasiteye gelmesini sağlamak amaçlanır. Ortaya yeni düzenlenmiş ürün veya hizmetlerin çıkarılması ve satış işlemlerinin uygulamaya alınmasıyla inovasyon meydana gelmiş olur. Bilginin ekonomiye katlı sağlaması ve topluma değer katması ile inovasyon sürecinin işlemesinden bahsedebiliriz.

İnovasyon, teknolojik, ekonomik ve sosyal işleyişin toplamını oluşturur. İnovatif düşünce sistemine ayak uyduran bireyler ortaya yeni fikirlerin çıkmasında öncü olurlar. İnovasyon süreklilik gerektiren bir faaliyet şeklidir. Bu faaliyetlerin sürekliliği toplumların gelişmişlik düzeyine ulaşmasında önemli etkenlerden birini oluşturur.

İnovatif Düşünce Nedir?

İnovatif düşünce ilk olarak toplumun inovasyon kültürünü benimsemesi ile hayata geçer. İnovatif düşünce sürecinin devreye girmesi ile bir ürüne veya hizmete yönelik geçmişte tasarlanmış fikirler, uygulamalar geçerliliğini kaybederek, yeni fikir ve uygulamalarla hazırlanan yeni formuna ulaşmış olur. İnovasyon akla gelebilecek her alanda oluşturulabilir.

Döngüsü

İnovasyon, yeni fikirleri (ürün, metot veya hizmet gibi) değer yaratan çıktılara dönüştürme sürecidir. Bu süreç iki temel basamaktan oluşur. İnovasyon sürecini başlatması bakımından önem arz eden ilk basamak, yeni ve yaratıcı fikirlerin ortaya çıkmasıdır. Emek ve yatırım gerektiren ikinci basamak ise ortaya çıkartılan yeni ve yaratıcı fikirlerin ticarileştirilmesi, başka bir deyişle katma değer yaratan ürün, metot veya hizmetlere dönüştürülmesidir.

Sistemi

İnovasyon, bir ülke için sürdürülebilir büyüme, toplumsal gönenç ve artan iş olanakları anlamına geldiğinden, inovasyon için gereken ortamın oluşturulması devletler için birinci öncelik olarak kabul edilir. Bu da başarıyla çalışan bir sistemin kurulmasını ve etkin politikaların tasarlanıp uygulanmasını gerektirir. İnovasyonda sistem yaklaşımı, hem bilginin üretilmesi hem de yayılarak uygulanması süreçlerini kapsadığından politikanın odağı, kurumlar arasındaki etkileşime dayanır. ‘Ulusal inovasyon sistemi’ bu kurumlar bütününü ve aralarındaki bilgi, finansman ve regülasyon akışını tanımlayan dinamik bir sistemi ifade eder.

Yönetimi

Firmaların inovasyon yeteneklerini ve başarımlarını belirleyen politikaların etkinliği, bu politikaların yönetişimiyle doğrudan ilişkilidir. Yönetişim, diğer tüm politika alanlarında olduğu gibi, inovasyon politikasında da, tasarlama ve uygulamada şeffaflık ve açıklığı; ilgili tüm aktörlerin katılımlarını ve sorumluluk üstlenmelerini ifade eder.