Fotoğraf makinelerinin günümüzde bin bir çeşidi var desek yalan olmaz. İşte bu makinelerin elektronik parçalarını çıkardığımız zaman geriye kalan ışık geçirmez bir kutudur. Fotoğraf makinesinin ön kısmında ışığın içeri girdiği ve bu açıklığın bir düzenekle ayarlanabildiği yani diyaframı olan objektif, arkasında da dış görüntünün kaydını yapan ışığa duyarlı bir sensör vardır.
En gelişmiş fotoğraf makinesinden en basit fotoğraf makinesine kadar bütün fotoğraf makinelerinin 4 temel parçası vardır. Bunlar; objektif, diyafram, obtüratör, vizör/LCD ekran. Konumuza geçmeden önce bu elemanları biraz tanıyalım.
1- Objektif
Objeden gelen ışığı toplar. fotoğraf makinesi, dürbün, mikroskop gibi optik aygıtlarında, cisimlerden gelen ışınları alıp ekran üzerine yansıtan mercek ya da mercekler dizgesi.
2- Diyafram
Objektiften geçen ışığı artırıp azaltmak için kurulmuş disk biçiminde kanatlardan oluşan parçadır. Gözbebeğine benzetebiliriz. Ne kadar açılırsa o kadar fazla ışık ne kadar az açılırsa o kadar az ışık geçirir.( F) sayısıyla ifade edilir. F8, f11 gibi. F sayısı küçüldükçe diyafram açıklığı artar. Yani f4 de diyafram daha açık ve daha çok ışık geçerken f16 da diyafram daha kapalıdır ve ışık daha az geçer.
3- Obtüratör(örtücü, perde)
Dışarıdaki objeden gelen ışık önce objektifte toplanır ve odaklandıktan sonra diyaframdan örtücüye ulaşır.
Objektiften, diyaframdan geçen ışık sensöre veya filme düşmeden önce örtücü yani perde dediğimiz kısma gelir. Burada perde açılıp kapanarak ışığı filme yansıtır. Hızlı açılıp kapanırsa az ışık, yavaş açılıp kapanırsa filme daha fazla ışık düşer.
Örtücünün açılıp kapanma hızına enstantane adı verilir ve salise ile ifade edilir. 1/250 sn. 1/500sn. Gibi.
4- Vizör ve/veya LCD ekran
Vizör/ LCD ekran makinemizi objeye yöneltmemizi sağlayan bir bakaçtır.
Şimdi gel gelelim Görüntünün nasıl oluştuğuna.
Dijital Fotoğraf Makineleri birçok aşamadan sonra dijital görüntüyü yani fotoğrafları oluştururlar. Bu aşamaları şöyle sıralayabiliriz:
![](https://www.kotaman.com/wp-content/uploads/2021/10/dslr-fotograf-makineleri-nasil-calisir.gif)
- Konudan yansıyan ışınlar lens ve diyaframdan geçerek lensin arkasında 45 derece açıyla duran aynaya gelir.
- Buradan yansıyan ışınlar, üst tarafta bulunan penta prizma (beşli prizma) içerisindeki aynaya ve bu aynadan da yansıyarak vizöre ulaşır. Bir çok makinada vizör ile birlikte LCD ekranda bulunur. Görüntü Dijital olarak LCD ekrana da ulaşır.
- Bu aşamada fotoğrafçı kadrajını ayarlar. Ancak deklanşöre yarım basıldığında birçok dijital fotoğraf makinesi hem netliği yapar hem de pozlandırmayı ölçer. Deklanşöre tam basıldığında ise çekimi gerçekleştirir. Yani vizöre gelmekte olan ışınlar, seçilen örtücü hızı (shutter speed) süresince, bu kez sensör üzerinde kalır.
- Daha sonrasında da sensör bu ışık bilgisini dijital olarak algılayarak çözünürlük değerine göre, belli bir ebatta ve RGB (RED-GREEN-BLUE) yani ana renkler olan Kırmızı, Yeşil ve Mavi’den oluşan bir görüntü oluşturur.
Bu fotoğraf görüntüsü, çekim öncesi belirlenmiş dijital fotoğraf formatlarından biri ile (JPEG, RAW, TIFF) yapılandırılır. Bu tip dijital fotoğraf makinelerinin bir diğer altı çizilmesi gereken özelliği ise kullanıcıya farklı çekim tekniklerini uygulama şansı veren daha önceden saptanmış çekim modlarına sahip olmasıdır.
![](https://www.kotaman.com/wp-content/uploads/2021/10/dslr-fotograf-makineleri-nasil-calisir-1024x920.png)
Hemen hemen tüm dijital fotoğraf makinesi modellerinde örtücü öncelikli özelliği (TV-S), diyafram önceliği (AV-A), manuel (M) ve program (P) gibi seçenekler bulunmaktadır: